Biçer Karaca’dan Nazır Yanık’a: “O Koltukta İstanbul Sözleşmesi’nden Çıkılmasını Savunan Değil ‘O Kesim Kafasız Gelecek, Kafasız Geldi’ Diyerek Burada…

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Kişmiri, Familya ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın bütçe görüşmelerinde Icra Vekili Kükremek Yanık’ı eleştirdi. Biçer Esmer, “2023 yılında o koltukta akreditasyon, özgürlük ve türe taleplerini, eş cinayetlerini ve kadına yönelik herhangi bir türlü şiddeti önleyemeyen, erken yaşta cebren evlilikleri sonlandıramayan bire bir vekil değil, bilcümle tersini yapan benzeri vekil oturacak. O koltukta yegâne adama meşruiyet kazandırmak için İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasını savunan değil ‘O ittifak kalın kafalı ati, köylü geldi’ diyerek burada meşveret yapacak ayrımsız vekil oturacak” diye konuştu.

TBMM Cazibe ve Bütçe Komisyonu’nda bütçe görüşmeleri devam ediyor. CHP Umumi Başkan Yardımcısı, Denizli Saylav Gülizar Biçer Yağız bugün, Eş Bakanlığı’nın bütçe görüşmelerinde kortej aldı. Biçer Yağız şunları söyledi:

“FAİZE ÖDENECEK SERVET, BAKANLIĞINIZIN IÇTIMAI YARDIMLARA AYIRDIĞI PARANIN İKİ KATI”

“2022 bütçe teklifinde Eş ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bütçesi Merkezi Dümen Bütçesi’nin 3,77’sine karşılık geliyordu. Ben bunu eleştirmiştim. Böylesi geniş alana erbap bire bir bakanlığın bütçesinin bu kadar düşük olmasının makul olmadığını ifade etmiştim. Eleştirdim, bari eleştirmeseydim buyurmak geliyor içimden 2023 yılı Merkezi Yönetim Bütçesi’nde bakanlığınızın bütçesi 2,98’e inik. Bütçede sosyal yardımların topu 258,4 bilyon lira amma bu bütçede faize, faizcilere, repo lobilerine ayrılan pay 565,6 bilyon teklik. Faize ödenecek dünyalik, bakanlığınızın içtimai yardımlara ayırdığı paranın iki merhametsizce.

2023 bütçe taslağında ürem giderleri 565,6 bilyon teklik demiştim, 85 milyona böldüğümüz zaman 6 bin 508 liralık adam başı sakıt almanak ürem ödemesi. Yani zaman doğan bir bala 6 bin 508 lira faiz borcuyla dünyaya gelecek. Güzeşte sene bu cirim nedir diyerek baktığımızda 2 bin 875 liraymış. Az Daha 3 kalpsiz ürem gelirlerine bu bütçede ayrılan pay var amma maatteessüf içtimai yardımlara ayrılan nasip bunun yarısı kadar. Yani kişinin alacağı toplumsal müzaheret, gerekseme sahiplerinin alacağı içtimai yardım ödeyecekleri repo borcunun bitirme bitirme altında. Bu bütçe ülkemizde yoğun soylu erki buhranın neden olduğu dip yoksulluğu çözecek aynı bütçe değil. Bu bütçe halkın sorunlarını değil getiri lobilerini henüz üstelik zenginleştirecek aynı bütçedir.

“IÇTIMAI YARDIM KALEMLERİNİN ARTMASI SİZİN ÜLKEYİ YÖNETEMEDİĞİNİZİN AÇIK VE NET GÖSTERGESİDİR”

‘4 olan sosyal yardım sayısını 50’ye çıkardık. 4 milyon 333 bin tekil haneye içtimai yardımda bulunduk.’ Kıytırık toplumsal cesamet vurgusunu çok yaptınız amma toplumsal yardımları bırakmak sosyal devlette övünülecek aynı durum değildir, bence adisyon verilecek benzeri durumdur. Çünkü toplumsal yardımlardan kocaman olan içtimai arkalama düzlük verimsiz yurttaş sayısını azaltmaktır, hamhalat yurttaş sayısının yükselmesi ya bile toplumsal müzaheret kalemlerinin artması buna ihtiyacı olan vatandaş sayısının artmasıdır; bu birlikte sizin ülkeyi yönetemediğinizin kemiksiz ve net göstergesidir.

Sülale ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın zat verilerine göre 2021 yılında 5 milyon 903 bin 515 kerte içtimai arkalama almış yani kestirmece 6 milyon sekmen 2021 yılında sosyal arkalama almış, TÜİK’in hane halkı büyüklüğüyle bunu çarptığınızda 23 milyon 614 bin 60 yaşama sosyal müzaheret alıyor. Sizin açıklamalarınıza baktım, ayrımsız da hani gözleri ışıl ışıl parlak Bitkisel Bakan var evet, onun açıklamalarına baktım, diyor ki: 2002’de iktidara geldiğimizde 1 milyon ayak içtimai yardım alıyordu, zaman bu toplumsal yardım kayran kerte 6 milyona mevrut. Yani 2002’de 1 milyon sekmen sosyal yardım alırken şimdi 6 milyona yaklaşmış, bundan sebep övünüyorsunuz? Bu övünülecek tıpkısı format değil bu sizin ülkeyi yönetemediğiniz, derinleşen fukaralık ve yardıma eksikli vatandaş sayımızın ne büyüklüğünde haddinden fazla arttığının göstergesidir. O nedenle bence iftihar etmek yerine burada hepimizden bozukluk dilemelisiniz, alelhusus özellikle halktan bozukluk dilemelisiniz.

“VERIMSIZLIK YİRMİ YILDIR BU ÜLKENİN KADERİ HALİNE GELDİ”

Yoksulluk yirmi yıldır bu ülkenin kaderi haline geldi, çözemediniz, halletmek bile istemiyorsunuz zira sizin derdiniz yoksulluğu fora etmek, dip kısırlık diri hane sayısını evet de kısır derece sayısını, arkalama alan hane sayısını, can sayısını tenkis etmek değil, sizin derdiniz yoksulluğu düğümlemek değil, yoksulluğu tevil etmek ve kısırlık üzerinden arızi yardımlarla intihap dönemlerinde ortaya koyduğunuz sosyal desteklerle oy tedvin etmek; seçme biter, bu birlikte biter. O nedenle aslolan sosyal devlette yoksulluğu bitirmektir. İşte bu nedenle biz diyoruz ki verdiğiniz içtimai yardımlarla övünmeyin, övünmeniz inanın yurttaş gözetiminde çok okkalı ve derin tahribata sebep oluyor.

“TOPLUMSAL YARDIMLAR BİR SİYASİ PARTİNİN YARDIMI DEĞİLDİR”

Sosyal yardımları siz ödemiyorsunuz, oran ödüyor. Sosyal yardımlar benzeri politik partinin yardımı değildir, sosyal yardımları siyasi parti temsilcileri cebinden ödemez; sosyal yardımlar, devlete vatandaşlık ödevini yerine getirerek algı ödeyen vatandaşların bütçesinden ödenir yani toplumsal yardımları ödeyen devlettir. İktidarlar gelip geçicidir, kerem bakidir. Bu nedenle, toplumsal yardımlar A iktidarında, B iktidarında kesilmez; sosyal yardımlar ancak ve ancak o iktidarlar döneminde, değişen iktidarlar döneminde elden ve vakit kaybetmeden yönetilmez, bitirilir ve bitirildiği üzere bile gelişigüzel sene bütçe konuşmalarında ‘Şu büyüklüğünde toplumsal müzaheret alan basamak sayısını şurası düşürdük. Bu büyüklüğünde sosyal yardımla geçinmek zorunda küsurat yurttaş sayısını bile şu kadara indirdik’ diye niteleyerek o koltukta oturan bakan övünür.

“AİLE DESTEKLERİ SİGORTAMIZI TAKLİT EDERKEN KEŞKE İÇERİĞİNİ OKUSAYDINIZ”

‘Türkiye Sülale Bindi Programı’na girmeyeceğim, istifham gelirse gireceğim’ dediniz. 21’inci yıl iktidarınızdasınız. Cumhuriyet Altını Umum Partisi yerine, Eş Destekleri Sigortası’nı 2015’ten bu yana halkımıza anlatıyoruz. Özellikle hele akıbet iki yıldan bu yana Karı Destekleri Sigortası’nı kerte evre girip kadınlara anlatıyoruz zira yetersizlik önceki kadınları vurur. Zira kadınlar evde çocuğunun karnını doyurmak zorundadır; çocuğu açsa eş tezyifkâr mutsuzdur, çocuğu mutlu ederseniz kadını bahtiyar edersiniz. O nedenle, kadınlara gittik, eş sülale dolaştık. Dolaştığımızda, Amasya’birlikte bir evde; vekillerinize talimat verin, o evlere gitsinler ayrımsız esas çocuğuna salçayı suyla karıştırıp ısıtarak savmak banıp çorba niyetine yediriyordu. İşte, bu nedenle, o evlerde Sülale Destekleri Sigortası Programı’mızı anlattık, anlatmaya devam ediyoruz. Ama hangi oldu? ‘Familya Destek Programı’ diye ismimizi bile taklit ederek arızi bire bir izlence hayata geçirdiniz.

“SEÇİMDEN BILAHARE BU YARDIMLARI KESECEĞİNİZİ KENDİNİZ İTİRAF ETMİŞSİNİZ”

Ilk 400-600 lirayla başladınız, sonradan 800-1.200 civarlarını yükseltiniz. Bunun süresi mayısta başladı, ne devir bitiyor? Temmuzda bitiyor yani 2023 seçimlerinden sonra bitiriyorsunuz. Hani diyorsunuz evet: ‘Biz gidersek yardımlar kesilecek.’ Siz filhakika seçim dönemine büyüklüğünde bu yardımları yapıp seçimden bilahare bu yardımları keseceğinizi kendiniz itiraf etmişsiniz. O nedenle, biz yoksulluğu yönetmeye değil, yoksulluğu bitirmeye talibiz. O nedenle, Karı Destekleri Sigortamızı taklit ederken bari içeriğini okusaydınız ve doğumdan ölüme büyüklüğünde okunabilen bunu tıpkı politik partinin sadakası, lütfu değil; devletin asli görevi kendisine ve tek çocuğunun yatağa açgözlü girmeyeceği bir program, topyekun ayrımsız program olduğunu görseydiniz ve ona bakarak, keşke, bunu hayata geçirebilseydiniz.

“YOKSULLUĞUN BİTİRİLMEDİĞİNİN BİR İTİRAFIDIR”

Geçtiğimiz günlerde bire bir açıklama yaptınız: ‘Türkiye Sülale Bindi Programı’nda basamak başına sakıt mahiye gelirin kesin minimal ücretin üçte 1’inden bir iki olması koşuluyla 4 milyon haneye arkalama yapacağız’ dediniz. İşte, bu, yoksulluğun kamu da itirafıdır. Yani bu ülkede ‘Özel sektöre da vereceğiz’ dediniz, özel sektörün durumunu de ilk kez itiraf ettiniz. Siz, minimum ücretin üçte 1’inden beş altı gelire ehil 4 milyon ev olduğunu kendiniz anlatım ettiniz. Bu da yoksulluğun bitirilmediğinin, bitirilmeyeceğinin kemiksiz ve net bir itirafıdır.

Biz yıllardan beri şurası söylüyoruz: ‘Emekli aylıkları en birkaç minimal ecir büyüklüğünde olmalıdır.’ Geçtiğimiz günlerde basında bire bir olgun okuduk, saraydaki yegâne yabanlık Hükümet ‘Emekli aylıklarının sunu beş altı asgari sevap büyüklüğünde olması için aynı faaliyet başlattık’ dedi. Bizi takip etmeye devam ediyorsunuz, strateji edin; inanın, haddinden fazla elan iyileri ati, zaaf etmeyin. Ayrıca, bunları hayata geçirmeye açar olduğumuz amacıyla birlikte Cumhuriyet Altını Ahali Partisi Grubumuz adına beribenzer halkımızın nezdinde vahim tıpkı öz saygı ve destek gördüğümüzü, bizlere da bunun hava verdiğini burada hikâyelemek isterim.

“ÇOCUKLARIN ‘AÇIM’ DEMEKTEN UTANDIĞI, BİR PROSES SİZLERİN ESERİ”

Ayrıntılar sıradan yatağa haris giriyor. Ziyaretlerimizde eğitim bilimi sendikalarını müzakere ediyoruz; oradaki öğretmenlerin anlatımları bir temel adına içimi parçalıyor, inanın göz yaşlarını tutamadan dinliyoruz onları. Öğretmen arkadaşlar diyor kim: ‘Sınıfta sabahleyin öğrencilerimiz hatır ağrısı, baş ağrısı şikayetiyle başını amiyane kaldıramıyor. Önceleri süfli sökel zannettik bunları ama onların züğürt olmadığını sonra ayırt ettik. Çocuklara tıpkı şeyler yedirdiğimizde on-on ilkokul zaman sonradan, kalık saat sonralari sarrafiye ağrısı ve us ağrısı geçiyordu.’ Daha Çok çocukların ‘Açım’ demekten utandığı, ‘Başım ağrıyor, karnım ağrıyor’ dediğinde öğretmenlerin o çocuğun haris olduğunu tespit ettiği ve tedarik aldığı, ferdî tedbir aldığı ayrımsız süreç sizlerin eseri.

“OKULLARDA TAGADDI PROGRAMINI BOZUKLUK HAYATA GEÇİRMEDİNİZ?”

Tıpkısı kaç vekâlet kolektif bir proje hayata geçirecektiniz; okullarda beslenme programıydı; neden hayata geçirmediniz? Düzey korumalı mevduata 155 milyar lira para harcayabiliyorsunuz amma okulda çocuklara sabah kahvaltısı, nısfınnehar yemeği vermeyi bozukluk düşünmüyorsunuz? Bozukluk çocuklar ‘Açım’ demekten utanıyor? Illet torunlar açlığını ‘Karnım ağrıyor, başım ağrıyor’ diye tefhim etmek zorunda kalıyor? Bozukluk kahvaltı ve meridyen düzlemi yemeğini ücretsiz bu çocuklara okullarda vermiyorsunuz?

Şartlı terbiye yardımından bahsetmişsiniz. İlkokuldaki koca çocuklarına ayda 45 teklik, kızlara 50 lira; ortaöğretimdeki erkeğe 55 liralık, kız çocuklara 75 lira. Geçtiğimiz günlerde Denizli’nin Pamukkale ilçesinde Aktepe Mahallesi’nde kayran çalışmasındaydım. 9 yaşındaki bala ‘Siz kimsiniz?’ dedi. ‘Ben dertlerinizi dinlemeye geldim. Var mı tıpkısı sıkıntın?’ dedim. ‘Kantinde tost 20 lira, harçlığım yetmiyor, açgözlü kalıyorum’ dedi. Yani ayda 45 lira, 50 lira verdiğiniz beş öğrencisi yavru doyunmak amacıyla mufassal kaşarlı tosta günce 20 liralık para isnat etmek zorunda. Bu arkalama ne işe yarar? Yani toplumun gerçeklerinden bu büyüklüğünde uzak olmamalısınız. Siz bu ülkede çocukların yatağa aç girmemesinin, kadınların yüzünün güleceği ve aşağılık toplumsal bakım anlamında bunların mücadelesini verecek koltukta oturuyorsunuz.

“KADINLAR KULUÇKA MAKİNASI DEĞİLDİR”

‘Konut yardımında 3 yavru şartı’ dediniz. Yani 3 çocuğu yoksa verimsiz kadınlar, gerekseme sahibi kadınlar bu yardımdan faydalanamayacak mı? Böyle benzeri izah sizin Bakanlığınıza, birlikte bire bir avrat yerine yakışmadı. Kadınlar gurk makinesi değildir, kadınlar insandır, kadınlara herif gözüyle bakın. Çocuğunun olup olmaması değil, birçok bala şartı değil, göreviniz ve bile bile aynı karı Bakan adına göreviniz kadınları kuluçka makinesi gören zihniyeti tamamen reddederek uzaklaşmaktır. Epey çocuk konusu gündeme geldiğinde insanın yüreği parçalanıyor.

“ENGELLİLERE UMUT VERDİNİZ, BU UMUTLARI YERİNE GETİRMİYORSUNUZ”

Sayın Genel Başkanınız Şubat 2022’da ‘Kamu kuruluşlarına 12 bin özürlü kardeşimizi atayacağız’ demişti. 2022 Şubat, 2022 Teşrinisani; hala tık namevcut. Engellilere düş verdiniz, bu umutları hesabına getirmiyorsunuz. Ant konfirmasyon töreninde siz ASDEP’lilere bayram vermiştiniz ‘Statü farklarını gidereceğiz’ diyerek. Geçen sene bütçe görüşmeleri sırasında sizin tutanaklardaki ifadeleriniz vazıh. ‘Bu arkadaşlarımızın hani ‘kırmızı yelekli kahramanlarımız’ diyorsunuz ya aha o kahramanlarınızın insan hakları arasındaki bu farklılığı ve eşitsizliği gidereceğiz’ dediniz, ‘2022’nin önceki ayından başlayacağız’ dediniz, son teşrin ayındayız, ASDEP çalışanlarının bu sorunları giderilmedi.

“SAVAŞTA, ÇATIŞMADA BACAĞI, KOLU KOPMAYANA ‘GAZİ’ DEMEYİZ.’ HAKEZA BİR ŞEY SÖYLEDİNİZ Mİ?”

19 Eylül 2022’da Polatlı’birlikte tıpkı enformasyon yaptığınız tabir edildi. Bunu araştırmak istiyorum, belgem namevcut, soracağım takkadak. Şurası tabir ettiniz mi: ‘Savaşta, çatışmada bacağı, kolu kopmayana ‘gazi’ demeyiz.’ Hakeza bire bir şey söylediniz mi? Evet, bu, orada kâin gazi arkadaşlarımız tarafından bize iletildi. Dediler kim: ‘Videosu üstelik var amma inanılmaz tartı görüyoruz. Bu videoyu sizinle paylaşamayız Sayın Vekilim. Lütfen bu derdimizi orada rapor edin.’ Bu yekpare siftinlik çokça yaralamış onları.

Uyuşturucu üzerine yavru ve akil baliğ bağımlılığı tedavi merkezleri var. 7 merkezde 10 ÇEMATEM açılmış durumda. Inanma güçlerine getirilen çocuklardan 6 bin 788’inin eroin kullandığı ya üstelik uyuşturucuyla ilintili benzeri suçtan kıran emniyete getirildiği Güven Genel Müdürlüğü verilerinde var. Bu çocuklarla ilişik Bakanlığınız bire bir iş yapacak mı?

Himaye altındaki kadınlar ölürken çabucak mahkemelerine avukat fırlatmak kadınları arkalamak değildir. Teşrinievvel ayına büyüklüğünde 181 berbat kadın ölümü gerçekleşmiş bu ülkede 2022 yılında. Bu konuda bu dalavereli ölümlerin aydınlatılması için ya üstelik bu bed ölümlerin engellenmesi üzere, tıpkı çabanız oldu mu?

“2023 YILINDA O KOLTUKTA ER YAŞTA CEBREN EVLİLİKLERİ SONLANDIRAMAYAN BİR ICRA VEKILI DEĞİL, BIRLIK TERSİNİ IŞLEYEN BİR VEKIL OTURACAK”

2023 yılında o koltukta müsavat, hürriyet ve türe taleplerini, avrat cinayetlerini ve kadına yönelik her makule şiddeti önleyemeyen, er yaşta cebren evlilikleri sonlandıramayan tıpkı icra vekili değil, birlik tersini eden tıpkı icra vekili oturacak. O koltukta yegâne adama meşruluk vermek amacıyla İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasını savunan değil ‘O inikat mankafa ati, hoşgörüsüz geldi’ diye burada müracaat yapacak benzeri nazır oturacak. ‘Kadına müteveccih sıkı mücadele ve eş hakları kazanımlarının çöpe gittiğini beyan etmek şişman yanlışlık olur’ diyen değil, tamlık tersine kadına cebin şiddette, kadın hakları mücadelesinde ve karı cinayetleri üstüne genişlik duyarlı ve bunun önüne ayrılmak için koltuğunu feda etmeyi göze alan bire bir bakan oturacak.”

Share: