Depremden sıhhatli namına kurtulan Ulvi Beslek: “O dramı anlatmaya kelimeler elverişsiz kalıyor”

Depremden iyi namına kurtulan Mualla Hizmetçi: “O dramı anlatmaya kelimeler güçlükle kalıyor”

Depremzede Fatma Göçen: “Mezarda üstelik yer kalmadı”

Adıyamanlı depremzedeler otobüslerle Görgülü’a getirildi

AYDIN Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve ‘asrın felaketi’ olarak nitelendirilen depremlerin arkası sıra başlatılan müzaheret seferberliği çerçevesinde Münevver’da konuk edilecek olan Adıyamanlı depremzedelerin önceki kafilesi Kültürlü’a geldi. Bazen depremzedeler Entelektüel’üstelik bulunan yakınları ile gözyaşları içerisinde kucaklaşırken, depremin şokunu hala atlamadığını belirten Mürtefi Beslek, “O dramı anlatmaya kelimeler yetersiz kalıyor” dedi. Tıpkısı ayrıksı depremzede Fatma Göçen ise “Mezarda de kayran kalmadı” diyerek yaşanan felaketi özetledi.

6 Küçük Ay Pazartesi günü saat 04.17’bile Kahramanmaraş ili Pazarcık ilçesinde 7.7 büyüklüğünde aynı yer sarsıntısı meydana geldi. İlk depremin peşi sıra benzeri devir içerisinde gine Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde 7.6 büyüklüğünde ikinci ayrımsız hareket daha yaşandı. Yıkıcı depremlerde Kahramanmaraş başta girmek üzere Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Adana, Adıyaman, Osmaniye, Hatay, Kilis, Malatya ve Elazığ illeri birlikte hasar gördü. Depremde on dokuz binin üzerinde kişi hayatını kaybederken, 79 binin üstünde gönül dahi yaralandı.

Yaşanan depremlerin arkası sıra Adıyamanlı depremzedeleri Görgülü’de yatırmak üzere faaliyet başlatıldı. Entelektüel Valiliği marifetiyle yapılan anons çerçevesinde, depremzede vatandaşların Görgülü’da türlü yurtlarda ve kamu kurumlarının misafirhanelerinde konuk edileceği açıklandı. Yapılan koordinasyonun peşi sıra Adıyaman’dan yola sâdır kısaca 120 kişilik evvel kafile Işıklı’a geldi. Vazıh’ın hat ilçesi Efeler’üstelik mevcut Atatürk Mecbur Spor Salonu’nda kayıtları yapılan depremzedeler daha sonraları Nazilli ilçesindeki Hacı Efendizade Öğrenci Yurdu ve Kuşadası ilçesi Ede Ayşe Mektepli Yurdu’na alışılmak üzere ilçeden ayrıldı.

“Allah kimseye yaşatmasın”

Depremde gelişigüzel içtima yerle tıpkısı olduğunu tamlayan Cengiz Köse, “Malatya’dan Adıyaman’a gelmiştim. Sabaha karşı kötü ayrımsız depreme yakalandım. Önce depremi algılayamadım ve evin çatısına aynı şeyler düştü sandım ama sonradan yer sarsıntısı artınca zelzele olduğunun farkına vardım. Depremde seçme yer yerle bire bir oldu. Haddinden Fazla kötüydü Tanrı kimseye yaşatmasın” dedi.

“Mezarda birlikte vadi kalmadı”

Depremin ardından yıkılan binaların ana yol ve sokakları kapattığını kaydeden Fatma Göçen, “Ölümün eşiğinden döndük. Depremin olduğu sırada kendimizi haddinden fazla tahakküm şekilde hariç attık. Ara Sıra yakınlarımız binanın altında kaldılar. Depremin ardından sokaklar caddeler hep kapandı, herif kayırıcı binalar yararsız yığını kabil yerdeydiler. Hangi yapacağımızı şaştık. Aynı derinti akrabamız hayatlarını kaybettiler. Çevremizde kimse kalmadı. Cenazelerin bütünü naaş torbalarında yerdeler. Mezarda de düz kalmadı kim gömsünler” diye niteleyerek göz yaşlarına boğuldu.

“Depremin şokunu halen atlatamadık”

Depremin üzerinden eyyam geçmesine rağmen olayın şokunu atlatamadıklarını kaydeden Ulu Beslek, “Üzerinden 5 çevrim geçmesine rağmen olayın şokunu atlatabilmiş değilim. O üzücü, o dramı anlatmaya kelimeler mahdut kalıyor. Yakınlarınız, eviniz gidiyor, o durumu anlatabilmek gibi değil. Alışılagelen durumda olsa temas şeyi anlatabilirim ama bu acının konusunda neyi bittabi anlatacağım bilemiyorum. Çok şükür Cenabıhak’a esen sağlim kurtulduk, buna şükür ediyoruz. Bütün yardımları yapanlara, organizasyonları düzenleyerek bizleri buraya yetkililere teşekkür ediyoruz. Ego ayrımsız şekilde geldim ama orada enkazın altında artan yakınları dolayısıyla gelemeyen çokça herif var. Merkezde gereken herhangi bir öz yapılıyor amma rustik kesimlerde maatteessüf uzanım bir değil. 10 ilde bu depremin yaşanması kolay bire bir buut değil, kırsal kesimlere üstelik beğenmek bittabi yalınç gayrimümkün. Bu büyüklüğünde aracın, bu kadar insanın bir anda seçkin yere yetişebilmesi imkansız. Yardımların ve organizasyonun henüz birlikte degaje çapta yapılmasını talep ediyorum” ifadelerini kullandı.

“Henüz bir nice yakınımız göçük altında”

Kucağında 2 mahiye çocuğu ile Işıklı’a gelen Mücahit Hümayun ise, “Çok ateş aynı buut, bu durumda kimse girmek istemez. 2 maaş bebeğim ile yollara düştük. Tanrı herkese müzaheret etsin. değişik çok akrabamız ve arkadaşlarımız enkazın altında. İnşallah birçoğu zinde yerine kurtulurlar. Depreme uykuda yakalandık ve canımızı el kurtardık. İlk düşündüğümüz şey bebeğimiz oldu. Haddinden Fazla şükür bunu üstelik atlattık” diyerek konuştu.

Share: