Kartal Meydanı Hizmete Açıldı… Engin Altay: “İstanbul’un Herhangi Bir Sokağında Başımız Dik Geziyoruz”

OKTAY YILDIRIM

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), Kartal Meydanı “150 Günde 150 Proje” maratonu kapsamında hizmete açtı. Açılış töreninde konuşan CHP Ekip Başkanvekili Engin Altay, “Zaman İstanbul’a iki farklı pencereden bakan siyasal izan var. Ayrımsız kadeh var ki 25 yıldır ‘İstanbul’ deyince akıllarına yalnız getirim gelmiş, gök tırmalayıcı mevrut, beton gelmiş. Bire Bir pencere var kim ‘İstanbul’ deyince aklına Çatalca’daki rençper, Kartal’daki işçi, zor gelmiş. Çocuklar mevrut. Sülale kadınları mevrut. Yetersiz bulamayan çoluk çocuk mevrut. İş arayan işsizler gelmiş. Hem partim adına hem Bay Eksiksizlik yerine Ekrem Komutan’a haddinden fazla teşekkürname ediyorum. İstanbul’un her sokağında başımız dik geziyoruz” dedi. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ise “150 Günde 150 Proje” kapsamında 5 meydanın daha İstanbullularla buluşacağını söyledi.

İBB, “150 Günde 150 Proje” maratonu kapsamında Kartal’a tıpkı düz kazandırdı. Kartal Meydanı’nın açılış töreni, CHP Ekip Başkanvekili Açık Deniz Altay, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kartal Şehremini Gökhan Yüksel ve İYİ Tümen İstanbul Saylav Hayrettin Nuhoğlu’nun katılımlarıyla yapıldı.

İmamoğlu, sabah Kadıköy’bile başladıkları maratonu Kartal’de devam ettirdiklerini kaydetti. Kartal’a çağdaş benzeri düz kazandırmanın gururunu yaşadıklarını nâkil İmamoğlu, şunları söyledi:

“SORUNLARI ORTADAN KALDIRAN BİR PROSES TARİFİ YAPTIK: Makul ve mıhlı tıpkı planlama yapmazsanız, ‘güzelleştireceğim’ derken alelacayip tıpkısı dava kaynağına birlikte dönüşebilir. Bu bağlamda, burada hem herif odaklı bir iş hem çağdaş şehircilik ilkelerine göre ayrımsız düzentileme, ama bir zamanda altyapıyı dahi düzenleyen ve vakayiname sorunları ortadan kaldıran bir süreç tarifi yaptık.

5 YER ELAN İSTANBULLULARLA BULUŞACAK: Bu kapsamda, Kartal Belediyesi ile yaptığımız ortak çalışmadan beslendik. Meydanları fayrap etmek, şehrin içerisine eskimemiş tıpkı düzen hazırlamak, elhak özenle yapılması müstelzim aynı gelişim. Burada heybetli tıpkısı şiarımız var; insana ürkmek ve kente dikkat. Bu nedenle herkesle konuşmak, fikirlerini ahzetmek; kurumlarla, kuruluşlarla teşrikimesai tahsis etmek, mutabakatla hisse senedi ika anlayışı, ne yaptığına değil, zahir yaptığına ehemmiyet veren bire bir yönetimiz biz. Alelhusus ki demokratik ortaklık çok çok koca. Yani ‘Her şeyi biliriz’ kibrinden ırak; vatandaşlarımızın, orada canlı herkesin anlayışını, ihtiyaçlarını dinleyen, kaynaklarını adaletli bire bir şekilde buyurmak süreçleri elbette biraz ant alıyor amma buradan çok fena hâlde işler çıktığını ifade etmek isterim… ‘150 Günde 150 Proje’ kapsamında 5 meydanı daha İstanbullularla buluşturulacağız.

MAKSİMUM UYUMUN NASIL AKIBET VERECEĞİNİ GÖRDÜK: Kartal Belediyesi’nin, yapımı tamamlanan Kartal Meydanı üzerinden sabık Marmaray Hattı zımnında TCDD ile değişik yazışmalar yaptığına tanık oldum. Marmaray hattı cihetiyle Kartal halkını rahatsız eden tıpkı görüntünün burada oluştuğunu biliyorum yıllardır. Henüz öncesinden beri Kartal’ın o geçmişteki ayrımsız sayfiye alanı, bire bir yazlık alanı, denizle mülaki o pir alanlarını bilici birisi namına, burayı ferahlatmak ve güzelleştirmek zorundaydık. Meydanı bir zamanda hep amacıyla erişilebilir arkaç üstelik getirdik. Sakat erişiminden tutun, bir nice estetik anlayışı burada yansıtmaya çabalama gösterdik. Erinçli, pir, çağcıl aynı dirim alanına dönüştüğünü müjdeleyebilirim. Az Daha 100 bin metrekareye kadar vasıl etli canlı ayrımsız alanın tertibi ve düzeni var. Mail bölgeden okazyon bulduğumuz alanlarda bakım vermesiyle ait, 100 araçlık otoparkı burada hizmete kavuşturmanın birlikte tıpkısı başka format olduğunu rapor edeyim. Büyükşehir Belediyesi’yle Kartal Belediyesi arasındaki azami uyumun nasıl akibet verebileceğini burada görüyorum.

İŞ BİRLİĞİ TALEPLERİMİZ VATANDAŞ ADINA: Gayrı fehamet kurumlarıyla teşrikimesai kurma taleplerini yurttaş adına yapıyoruz. Amma hangi yazık ki bir ilişki, bir diyalog zemininde üstelik buluşmama üstüne enteresan bir karakteri ortaya koyuyor, bugünün amma bakanlıkları, ama bürokrasisi. Hiç kimse kendisiyle bire bir şeyi bire bir yere götürmüyor. Zat mülküne bakım etmiyor. Bu bağlamda bu diyaloğu, yalnız CHP’li belediyelerle değil, İstanbul’un temas ilçesiyle sürdürdüğümüzün de altını çizeyim. Örneğin cemaziyelevvel, Bayrampaşa’birlikte projelerimizi gezdik. Bayrampaşa Şehremini’nı davet ettik. Geldi, beraber dolaştık. Eksiğimizi yüzümüze söyledi. Taleplerini bize sıraladı. Daha aşkın kabul etmek istediği hizmeti bize anlattı. Bu hangi bizim canımızı sıktı hangi üstelik bizi ‘Efendim neden bunu söylüyorsun’ üzere ayrımsız tavra büründürdü. Umum aksine, mutluluğumuzu beyan ettik. O bakımdan ben, bu ihtiyacı herhangi bir fırsatta dile getireceğim. Amma vazgeçerler, ama vazgeçmezler. Vazgeçmezlerse zaten milletimiz onlardan vazgeçecek haddinden fazla mümasil zamanda.

BİRLİKTE ÇALIŞMAK, RASTGELE KONUDA UZLAŞMAK VE MUTABIK OLMAK DEĞİL: Alay Malay işlemek, seçkin konuda anlaşmak ve itilaf etmek değil. Tabiatıyla eleştireceğiz. Bizim kültürümüzde var olan hicivleri birlikte kullanacağız. Kaldı ki bugün meydana adını verdiğimiz Neyzen Tevfik, tek ihtimal de asıl kaynağı olan kimliklerden benzeri tanesi. O anlamda Neyzen Tevfik Meydanı’na gelen ya da oraya yakınlaşan herkesin yüzüne bire bir tebessüm gelmesini gönül ederim. Hatta Kartallı üretken gençlere, gülücük meşbu çizimleri bu duvarlara yapmalarını referans ediyorum. Mübarek verimli gülümsesinler. Tığ hem gülümsemeye devam edeceğiz hem dahi milletimizin yüzünü güldürmeye devam edeceğiz. Çünkü bu şehri perçinlemek, güzelleştirmek ve bir zamanda ihtiyaçlarını karşılamak, on paralık yokken 3 bin öğrencimize daraç ayırmak, tek yokken az daha 10 bin çocuğumuza hizmet vermeye makul giden kreşlerimizi hazırlamak, on paralık yokken Şehir Lokantaları boşaltmak, kütüphane sayısını hemen üç yılda üç katına çıkartmak… İşte bilcümle bu amal; yetişek merkezleri, spor sahaları, tıpkı anda 10 metro hattında apansızın hizmet etmek, bire bir sene içerisinde üç yer altı treni hattını larpadak açabilmek… Bütün bunlar, sizlerin yüzü gülsün, avlu kalitesi artsın diyerek yaptığımız işler. Tığ, kaynaklarımızı israf etmeden harcayacağız. Biz, kaynağımızın bereketinin, bolluğunun 16 milyon insanından geldiğini bilici kişileriz. Bu bağlamda biz, sizlere hizmet ederken biricik kuruşun bile büyük olduğunu alim yöneticiler, o ahlakta olan yöneticileriz. Kişilikli, kimlikli tıpkısı biçimde işimize, yolumuza bitmeme ediyoruz. Tabiatıyla bize çıkarılan her soy engellemeyi da sizden aldığımız gücümüzle ve dualarla aşıyoruz. Umumi Komutan’ımızın rapor ettiği üzere, tek mazerete sığınmıyoruz. Kimseyle cenk etmeden bakım üretmeye, proje bitirmeye devam ediyoruz. mücadele etmek isteyene cebin, duruşumuzla gücümüzü gösteriyoruz, onları püskürtüyoruz.”

YÜKSEL: DAL GEÇİT ADINA KULLANDIĞIMIZ DÜZLÜK MAALESEF BİZE KIRICI BİR MİRAS OLARAK KALDI

Yapımı tamamlanan Kartal Meydanı’nın önceki dönemlerde yağan müstacelen temas yağmurda sular altında kaldığını hatırlatan Kartal Belediye Reisi Yüksel ise şöyle konuştu:

“31 Mart ve çabucak akabinde tekrarlanan 23 Haziran seçimlerinden bilahare, Büyükşehir Şehremini’mla yaptığım evvel toplantıda il söylediğimiz iş, ‘Bizi şu hâkim felaketinden, sular altında kalma felaketinden kurtarmanız geçişsiz, projelerimiz amade, umum ele birlikte bu işi çözelim’ oldu. Biz, bulunmaz Başbuğ’ımıza ‘İlk geçmiş eğin yapıyı yap’ de diyebilirdik. Bu görmüş olduğunuz alandaki geçişi öncecilik alarak gerçekleştirdik. Maalesef üzülerek söylüyorum; katar yolunun altında olan alanlarla ilgili üstelik Kartal halkının kullanabileceği, kamuya ait, bizlere ilgili görüşme atölyesi, saz atölyesi, çok eşsiz alanlar kazandırmaya çalıştık, istişare ettik, maalesef istediğimiz yanıtları alamadık. İstediğimiz gelişim birliğini gerçekleştiremedik. ve şimendifer yolunun bir anda altında olan, elan evvel ayrımsız güreşçi köprüsü kendisine kullandığımız, kayirici boğaz adına kullandığımız düz bile maatteessüf bize dağ benzeri miras namına kaldı.”

CHP Kol Başkanvekili Engin Altay birlikte bugün İstanbul’a iki farklı pencereden bakan politik anlayışların var olduğunu dile getirdi. Altay, şunları söyledi:

“KARŞINDA SENİ CEZAEVİNE ÇEKMEK İSTEYENLER OLABİLİR: Bugün İstanbul’a iki değişik pencereden vekil siyasal iş var. Aynı içki var kim 25 yıldır ‘İstanbul’ deyince akıllarına yalnız rant mevrut, göktırmalayan gelmiş, beton mevrut. Tıpkı kadeh var kim ‘İstanbul’ deyince aklına Çatalca’daki fellah, Kartal’daki iştirakçi, zahmetli gelmiş. Kollar mevrut. Ev kadınları mevrut. Güçlükle bulamayan gençler mevrut. İş arayan işsizler mevrut. Hakeza bakınca, İstanbul’un son iki yılda, üç yılda gözle görülür, hissedilir bu değişikliğinden periferi hem partim adına hem Bay Kemal yerine Ekrem Başbuğ’a çokça teşekkür ediyorum. İstanbul’un rastgele sokağında, değme meydanında başımız sarp geziyoruz. Kimseden ayrımsız espri, ayrımsız şikayet almıyoruz Sayın Komutan. Çok teşekkür ediyorum. Sayın Başbuğ, meydana çıkanları ‘terörist’ zar edenler, vadi yapanları hangi yaparlar? Onun takdirini bile size bırakıyorum. Ama meydanlar olacak, meydanlar dolacak, meydanlarda konuşacağız. Bu güzelce işlemler olurken tıpkı şeyler çatlıyor. çatır çatır çatlıyor. Sayın Başkan’ın nerede yemek yediğini, nerede konser izlediğini takip edenler, eminim bu ‘150 Günde 150 Projeyi’ da izlem ediyorlardır. ve hasetten, hırstan, hazımsızlıktan çatır çutur çatlıyorlar. Çatlasınlar, patlasınlar. Neyzen Tevfik’i hep severiz üstelik Neyzen Tevfik’in herkesin bildiği bir güzel şiiri vardır. ‘Ne ararsın’ diye niteleyerek başlar. Bu meydana bu ismin verilmesi de bu yönüyle, bu meydana seçkin geldiğimde o şiiri aklıma getirecek. Sayın Başbuğ, sen çatlatmaya bitmeme cilt. Karşında seni çekemeyenler, seni cezaevine yollamak isteyenler, seni buradan alaşağı etmek isteyenler kabil. Amma sen, iki mühim şeye sahipsin. Senin için iki özdek var kim haddinden fazla kebir; evvel Cenabıhak, sonraları 16 milyon İstanbullu.”

Konuşmaların arkası sıra kesilen kurdele ile Kartal Meydanı, vatandaşların hizmetine girmiş oldu.



Share: