Sivas katliamına müteveccih yargılamada, üç firari sanık yönünden devam eden davanın bugünkü duruşmasında; avukatların, dönemin Başbakanı Tansu Çiller’in şahit olarak dinlenmesi talebi reddedildi. Avukat Şenal Sarıhan, mahkeme heyetinin dinç hakimlerden oluştuğuna ilgi çekerek, “Yaşları üstelik çokça dinç. Bu kırım yaşandığında ihtimal sizler hayatta bile değildiniz. Katliamın üzerinden 29 sene geçti. müruruzaman tehlikesiyle karşı karşıyayız” dedi. Mahkeme, 26 Familya 2023 tarihine ertelendi.

Sivas katliamına ilişkin yargılamada, üç firari sanık yönünden devam eden davanın 29’uncu duruşması, Ankara 1. Sakil Ceza Mahkemesi’nde yapıldı. Duruşmaya katliamda yakınlarını kaybeden aileler, Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) Ankara Şubesi, Asıl Fatma Cemevi, Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF), Fena Hâlde Sultan Abdal Firez Derneği (PSAKD), Hacı Bektaş Veli Rum Hars Vakfı (HBVAKV), İHD Ankara Şubesi, HDP temsilcileri, Hollanda Büyükelçiliği’den gözlemciler ve çokça sayıda yurttaş katıldı.

Katliamda yaşamını yitiren Gülsün Karababa’nın ağabeyi Hüseyin Karababa, duruşmada saraka alarak, şunları söyledi:

“Madımak katliamı siyasi ayrımsız cinayettir. Alevi katliamlarının bütünü politiktir. Madımak Alevi soykırımın ayrımsız zincir halkasıdır. Açtığım Alevi soykırımı pankartı nedeniyle hakkımda sormaca açıldı. Ego burada defaatle bunu dillendirdim. Tutanaklara geçti hepsi. Koçgiri Sivas, Gazi, Maraş… Hepsini toplasak, Alevilere bir soykırım vardır. Soykırımı tekrarlıyorum. Bu tanımlama doğrudur. Alevi toplumu yerinden yurdundan edilmiştir. Kimliklerini mestur gitmek zorunda kalmışlardır. Para ve mülklerine ahali konulmuştur. Alevilerin bu ülkede birey ve mülk güvenliği yoktur. Soykırımların devamını engelletmek üzere bu dava genosit davası olarak yürütülmelidir. Önümüzdeki günlerde arsıulusal mahkemeye taşıyacağız.”

“TANSU ÇİLLER’İN DİNLENMESİNİ İSTİYORUZ”

Avukat Müstakil Piroğlu ise davayı Arsıulusal Ukubet Mahkemesi’ne taşıyacaklarını açıklayarak, “Alevilere genosit uygulanıyor. Devlet Denetleme Kurulu, bu katliamdaki devletin kusurunu hazırladığı raporda ortaya koymuştur. Bu raporun tamamının mahkemece istenmesini istiyoruz. Dönemin Başbakanı Tansu Çiller’in, dönemin valisi ve belediye başkanının de dinlenmesini istiyoruz” diye niteleyerek konuştu.

Avukat Hüsniye Balkır de mahkemenin sürekli taleplerini reddettiğini belirterek, “Bu katliamın yargılaması ile ait adil tıpkı müdrike istedik. Ancak yıllardır sonuçlandırılmadı. Bu katliamın arkasında kimler var bunlar araştırılmıyor. Murafaa müstelzim soruşturmaları yürütmüyor. Taleplerimiz gök bilimi vasıtasıyla hep reddediliyor. Çalışkan ayrımsız usa vurma yapılsın istiyoruz. Siyasi sorumlular açığa çıkarılmalıdır” dedi.

Avukat Ulvi Yılmayan davanın devir aşımına uğrama riskine dikkat çekerek, “Bu katliam insanlığa cebin meful bir suçtur. zaman aşımı sorunu var. Bu cins davalarda zaman aşımı olmamalı. Kırmızı yıllık çıkarılması ile ilgilendiren tüm belgelerin Hak Bakanlığı’ndan istedik ama karşılık dahi verilmedi. Bakanlık hakkında yanlışlık duyurusunda bulunulmasını istiyoruz” talebini sundu.

“KATLİAM YAŞANDIĞINDA BELKİ HAYATTA BİLE DEĞİLDİNİZ”

Avukat Şenal Sarıhan ise murafaa heyetindeki hakimlerin zinde olduğunu tabir ederek, şunları belirtti:

“Üç kadın eş entelekt yapıyor. Yaşları bile haddinden fazla genç. Bu kırım yaşandığında belki sizler hayatta de değildiniz. Katliamın üzerinden 29 sene geçti. müruruzaman tehlikesiyle karşı karşıyayız. Kırım sırasındaki eyleme 15 bin hayat katıldı. Ancak 170 kişi gözaltına makbuz. Etraflı yıllar geçti ve haddinden fazla birkaç kişiye dava açıldı. Şeriatçı tıpkı grubun birleştirme saldırısı yaşandı. Olağan adli soruşturmalarla geçiştirilmeye çalışıldı. Aranan firari sanıklar kuş gibi uçup gitti dar dışına. Bu insanlığa alın mamul suçtur. Devir aşımına uğramasına müsaade verilmemeli. Bu görüngü yabanlık dünyasının kalbinde devasız yaralar açtı. Tıpkısı toplumun onurunu ayağa kaldırılması amacıyla önem devreye girer. Adalet Bakanlığı bu firari sanıkları tıpkısı nev bulamadı. Karı vicdanınıza sesleniyorum. Bu katliamın hesabını sorun. Aktif bire bir soruşturma yürütün ve adaletli tıpkısı değişmeyen verin.”

Avukatların beyanlarının peşi sıra duruşma heyeti; sanıklar Eren Ahu, Misyon Karataş ve Uğur Sonkur hakkındaki tutuklamaya müteveccih yakalama kararının adına getirilmesinin beklenmesine, yakalanırlarsa bakir mahkeme günü verilerek duruşma açılmasına karar verdi. Duruşma heyeti ayrıca; enstantane dosyasındaki natamam evraklarının istenmesini kararlaştırdı.

Duruşma; dönemin Başbakanı Tansu Çiller, dönemin itimat müdürü, dönemin valisi ve belediye başkanını dinlenmesi talebinin reddine üstelik değişmeyen verdi.

Murafaa, 26 Karı 2023 saat 14.00’e ertelendi.