Reisicumhur Erdoğan konuşma etmişti: “Azamet bizim yanımızdaydı, tığ devletin büyüklüğünün farkındayız”

Reisicumhur Erdoğan ülfet etmişti: “Oran bizim yanımızdaydı, biz devletin büyüklüğünün farkındayız”

Oğluyla enkaz altındayken 4 saat sonraları kurtarılan çorlu depremzede o anları anlattı

Ortopedi ve Sarsıntı Bilimi Kliniği Yetişek Sorumlusu Doç. Dr. Emrah Kovalak ise yaralıların keyif durumuyla ilgilendiren vukuf verdi

İSTANBUL – Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nde tedavi gören depremzedelerin esenlik durumuyla ilişik açıklama eden Ortopedi ve Sarsıntı Bilimi Kliniği Yetişek Sorumlusu Doç. Dr. Emrah Kovalak, “Şu anki servisimiz mukavemetli, ağırbaşlı bakımdaki hastalarımızın dahi genellikle umumi durumları herhangi bir güzeşte dönem henüz iyiye gitmekte” dedi. Reisicumhur Erdoğan’ın müzakere ettiği yaralılardan Hacı Küçümseme Köroğlu ise, “Şevket bizim yanımızdaydı. Allah razı olsun. Tığ devletin büyüklüğünün farkındayız” dedi.

Geçtiğimiz pazartesi günü Kahramanmaraş’ta meydana gelen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremler 10 ilde şişman yıkımlara neden olurken 30 binin üzerinde duygusal kaybı yaşanmıştı. Binlerce yurttaş yaralanırken Reisicumhur Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan üstelik yer sarsıntısı bölgesinden Başakşehir Çam ve Sakura Site Hastanesi’ne getirilen yaralıları geri müzakere ederek durumları üzerine bilgelik aldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Eşi Emine Erdoğan, Malatya Yeşilyurt’ta oturdukları 6 kıvrım apartmanın 5’inci katındaki evlerinde evvel depreme yakalanan ve çöküntü altında kalan Hacı Saraka Köroğlu ve oğlu Ömer Aka Köroğlu’nu üstelik ziyaret etmişti. Cet Köroğlu, o konuşma ve yaşadıklarını kaçınmak yoğun anları anlatırken Başakşehir Çam ve Sakura Kent Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Kliniği Yetişek Sorumlusu Doç. Dr. Emrah Kovalak birlikte otama süreçlerine ait hikmet verdi.

“Korkulu bakımdaki hastalarımızı umumi durumları değme sabık çevrim henüz iyiye gitmekte”

Başakşehir Çam ve Sakura Kent Hastanesi’nde tedavi gören hastaların durumuna ait hikmet veren Ortopedi ve Sarsıntı Bilimi Kliniği Eğitim Bilimi Sorumlusu Doç. Dr. Emrah Kovalak, “Durumu ağır olan hastalarımız ağır sıklet bakımlarda takibe aldık. Hep itibari ile ortopedi takibine aldığımız sökel sayısı her an değişmekle beraber şu dakika itibariyle 125 kesim. 32 tanesini ortopedi namına takipten çıkardık, kırıcı bakım ki bunların üç erişkin, bala pahal hizmet ve servisimiz koyulmak için berhava hazırda birlikte 93 kıta hastamızı izlem etmekteyiz. Servisteki hastalarımızın genel durumları gür, hele bu gelen hastalarımızda ezilmeye yaralanmalar vardı. Kırıkları olanlar vardı, kırıkların üstelik umumi afiyet durumları cevaz ettiği antlaşma ameliyatlara alıyoruz. Bibi almaktayız, alacaklarımız da bibi devam etmekte. Şu anki servisimiz dayanabilen, kilolu bakımdaki hastalarımızın dahi alelumum genel durumları bile herhangi bir sabık dönem daha iyiye gitmekte. Vatandaşlarımızın çoğunluğu ezilme yaralanması ile geliyorlar. Kırık olmasa dahi genellikle ezilme yaralanması ile geliyorlar ki enkaz altında ayrıntılı süre kaldığı devir bu ezilme yaralanmaları genellikle ekstremiteler da oluşuyorlar. Ekstremitelerde kan dolaşımı takipleri, buna tutkun nörolojik ahrazlar meydana gelmekte ki buda hastalarımızın genel klinik ve metabolik durumlarını dahi etkiliyor. Zımnında çetin hizmet şartlarında temel sunu nazik sorunumuz; ezilmeye mecbur crush sendromu dediğimiz nişane. Kısık bakımdaki doktorlarımız bunu izleme sürecini değerlendiriyorlar” dedi.

Çocuğuyla depresyon altında kalan depremzede: “Büyüklük bizim yanımızdaydı”

Tek çocuğuyla ilk hareket sonrası enkaz altında kaldıklarını anlatan Hacı Kortej Köroğlu, “2020 Sivrice depremini dahi gördük, çokça ayırt var. Doğrudan yıkıcı benzeri güçle geldi, ego ve oğlum evdeydik, yatıyorduk eş nöbetteydi. İlk sesi duyar duymaz bazanın kenarında çök dek yaptık, saniyeler sürdü ev yıkılmaya başladı. Yıkıntı sesleri halen kulağımda gözümüzü açtığımızda enkazın altındaydık. Oğlumun bacağı kırılmıştı, gardırobun kapısı sakıt. Ben de belden aşağısı cidar ile gardırobun altındaydı. Ondan sonradan 4 saat kabil enkazın altında kaldık. Ondan sonradan akrabalar kurtardı. Hızlı tıpkısı şekilde çıkarıldık. Söylemek ki alacak nefesimiz yiyecek ekmeğimiz varmış. Allaha şükürler olsun. Beni ve oğlumu başka hastanelere götürdüler. Oğlumu ameliyata aldılar. Benim da beynimde amiyane benzeri kana olduğunu tayin ettiler ve yoğun bakıma aldılar. Sonra ikinci tıpkısı depremle karşılaştık. İkinci deprem henüz yıkıcıydı sözde. Sonra bizi askeri uçakla İstanbul’a atıf ettiler. Oran bizim yanımızdaydı. Cenabıhak razı olsun. Geçkin Cumhurbaşkanımız da bizi ülfet etti. Cenabıhak razı olsun onu da gördük. Yaralarımızı unuttuk tabi ki. Tığ devletin büyüklüğünün farkındayız. Ellerinden geleni yapıyorlar filhakika. Kendisi dahi ‘Biz gerekeni yapacağız’ dedi. Doğrusu bizin ondan on paralık şüphemiz namevcut. Muhteşem olan devletimizin bakiliği. Bunlar geçer. Çam Sakura Hastanesi’nde dahi Tanrı razı olsun bizi ayrımsız an olsun yalnız bırakmıyorlar. Buradaki evladımla gelişigüzel enkazın altında istop etmek daha azaltan henüz zor. İnsan özlük ağrısını sızını unutuyor. Elimden benzeri molekül gelmiyor. Ego 38 yaşındayım. Amma 4 saatlik antlaşma 38 senelik tıpkısı mevcudiyet kabil geçti. Bizden bilahare çıkarılanlar var. Tanrı yardımcıları olsun. Anlatılmaz yani. Evladımız yanımızda. Yıkılan evimiz olsun yapacak aynı molekül namevcut. 6 katta oturuyorduk. Depremin başlama anıyla alay malay aile bile yıkıldı” dedi.

Share: