Adalet Bakanı Bozdağ: “Türkiye eninde böylelikle kullanılmamış aynı temel yapacaktır”

Türe Bakanı Bekir Bozdağ, Türkiye’nin eninde böylecene eskimemiş ayrımsız esas yapacağını belirterek, “Üzüntümüz bunun gecikmesindedir. Gecikmesi hem milletimize hem ülkemize kaybettirmektedir. Unutmamak gerekir kim yeni esas olmadan kullanılmamış Türkiye de olmaz” dedi.

Hak Bakanı Bekir Bozdağ, Bursa Uludağ Üniversitesi 2022-2023 akademik yılı açılışına katıldı. Burada evvel ibret niteliğinde tıpkı konuşma özne Icra Vekili Bozdağ, bakir anayasa ile ilgili açıklamalarda bulundu. Bozdağ, “Eskimemiş esas konusu Türkiye’nin kesme ve değiştirilmesi öneri edilemez esas gündemidir. Zira 1982 anayasasının yürürlüğe girdiği günden bu yana kanunuesasi tümen programına ve intihap beyannamesine koymayan divan grubu bulunmuş ve halen grubu bulunan siyasal parti yoktur. Hepsi hem intihap hem seçme beyannamelerine hem de öğür programlarına yıpranmamış anayasayı koymuşlardır. Bu şunun ifadesidir. Türk milletinin kuma talebi ve ihtiyacı yeni anayasadır. ve kurumu bu eş talebi ve ihtiyacı görmüş bu konuda muhtelif icraat yapmıştır. İlki 23 Şubat 1993 Türkiye Büyük Kavim Meclisi Başkanı Hüsamettin Cindoruk’un daveti üstüne TBMM reislik divanında dokuz partinin umumi başkanı benzeri partinin bile umumi komutan yardımcısının katılımıyla on öğür tıpkısı araya mevrut konuşmuş. Kimler namevcut kim bunların içerisinde? Bire Bir kısmı rahmete kavuşmuş DYP Umumi Başkanı Süleyman Demirel, ANAP Umumi Başkanı Mesut Yılmayan, SHP Umumi Başkanı Erdal İnönü, Zenginlik Partisi Umumi Başkanı Necmettin Erbakan, CHP Genel Başkanı Bahir Baykal, DSP Umumi Başkanı Bülent Ecevit, Balaban Angajman Partisi Umumi Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu, MHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Demirto, IDP Genel Başkanı Aykut Edibali, HEP Genel Başkanı Ahmet Türk. On partinin aynı araya geldiği aynı toplantı. Hepsinin anlaşma ettiği molekül bakir esas. ve rastgele öğür kullanılmamış anayasa amacıyla konu husus görüşlerini Türkiye Iri Millet Meclisi Başkanlığı’na bildirmiş. Fakat bakir esas üzere tıpkı hamle atılamamıştır” dedi.

“Şu anda bu on partinin eskimemiş esas önerilerini özellik bap teklifleri Türkiye Iri Millet Meclisi arşivinde bulunmaktadır. 2008 yılında Türkiye Büyük Budun Meclisi Başkanı Köksal Global yeni temel, eskimemiş iç tüzük, bakir siyasi partiler ve seçim kanunu politik ahlak ve siyasetin finansmanı konularında mebus sayısına bakılmaksızın değme partiden ikişer üyenin katılımıyla aynı yarkurul inşa etmek istiyor, ahenk komisyonu” diye sözlerine bitmeme eden Bozdağ, “Bu komisyona dönemin partilerinden AK Tümen, Milliyetsever Hareket Partisi, HADEP olur cevabını verdi. Ancak CHP bakir iç tüzük komisyonuna organ verdi. Anayasa komisyonuna unsur vermedi. Zımnında tıpkı kanunuesasi uyum komisyonu kurulamadı. CHP’nin tutumu dolayısıyla. Türkiye Iri Budun Meclisi Başkanı seçilen Cemil Çiçek’in girişimi sonucu 2011 yılında kullanılmamış ayrımsız temel uyum komisyonu kurulması çağrısı yapıldı. Bu dönemde SELIM Öğür, CHP, MHP ve Sulh ve El Erki Partisinden üçer milletvekilinin katıldığı aynı alt kurul oluşturuldu. Kararlar oy birliğiyle alınacak dendi. Iş bakir anayasayı hayata eylemek bire bir partinin gayrı partiye dayatmasını engel olmak rey birliğiyle karar almasını sağlayarak herkesin içine sinen ayrımsız anayasayı maltalık geçirmekti. Amma maatteessüf sabık devir içerisinde alt kurul 328 toplantı yaptı. 580 saat çalıştı. 172 maddeyi müzakere etti. 60 yön üzerinden uzlaştı. 112 husus üstünde değişik görüşler ortaya koydu. Uzlaşamadı. Toplanmış 14 bin 970 süje mazbata tuttu. Son? Tevekkeli. Düpedüz 13 Kasım 2013’te Sedir Başkanı bu çalışmaları sonlandırmak zorunda kaldık” diye niteleyerek konuştu.

“TÜRKİYE’NİN SUNMA ÖNEMLİ ANAHTARI YENİ ANAYASADIR”

Çalışmalar Cumhuriyet Ahali Partisi ve ayrı ayrı partilerin kırmızı çizgileri nedeniyle ilerleme imkanını kaybettiğini dile getiren Türe Bakanı Bozdağ, “Yani saylav cümle olmazsa biz tek şeyi görüşmeyiz, konuşamayız. Vekil sistemi bir kenara koyup sistemi sunma sona bırakalım dediler. Tartışma yaptılar, konuştular. uzunca çalıştılar. Ama gene netice alınamadı. Düpedüz Sedir Başkanı İsmail Yiğit döneminde yani iki bin on beş seçimlerinden sonra bile bu posta Esas mutabakat komisyonu adında bire bir apayrı komisyon kuruldu. SELIM Tümen, CHP, MHP ve HDP uzuv verdi. Amma bu komisyonun ömrü çok bodur oldu. 4 Şubat 2016’bile kurulan komisyon 12-16 Şubat 2016’bile divan başkan açıklamasıyla görevini sonlandırdı. Zira burada tekrar hükümet sistemi tartışması dolayısıyla yeni kanunuesasi mutabakat komisyonu emek imkanı ve ortamı maatteessüf bulamadık. Hep bu çalışmalar bize tıpkı şeyi gösteriyor. Türk milletinin ve Türkiye’birlikte siyasa kurumunun eskimemiş esas üstüne müttefik olduğunu gösteriyor. Ama yeni anayasayı istihzar alma ve uygulamaya koyma üzerine daha harmoni zemininin oluşmadığını bile bize çokça peyda göstermektedir. Türkiye eninde böylecene bakir tıpkı anayasayı yapacaktır. Üzüntümüz bunun gecikmesindedir. Gecikmesi hem milletimize hem ülkemize kaybettirmektedir. Unutmamak gerekir kim bakir kanunuesasi olmadan yıpranmamış Türkiye de olanaksız. Büyük Türkiye dahi olanaksız. Balaban Türkiye’nin ve yeni Türkiye’nin genişlik oylumlu anahtarı yeni anayasadır. Bu kapıyı yıpranmamış anayasayla açacağız” ifadelerini kullandı.

“DİL BİRLİĞİ OLAN YENİ TEMEL ACİL İHTİYAÇTIR”

Icra Vekili Bozdağ, konuşmasına şöyle devam etti:

“Cumhuriyetin ilanından sonraları Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yaptığı geçmiş molekül bakir anayasadır. 1924 anayasasıdır. Demincek cumhuriyetin ikinci yüzyılına girerken Türkiye’nin ikinci yüzyılını düz yazı ederken eskimemiş tıpkı anayasayla yola çıkması milletimizin üstelik, devletimizin birlikte beher insanımızın dahi kuma çıkarınadır. Sebep derseniz, az buçuk bu nedenleri izninizle fayrap etmek isterim. Osmanlı dönemini geride bırakırsak, Halas Savaşı yıllarında hazırlanan 1921 anayasası ve çarpışma yıllarının böylece cumhuriyetin başında inşa yıllarının zorlukları içerisinde hazırlanan 1924 anayasası ve 1961 ve 1982 darbe anayasaları. Özen edilirse bu anayasaların hiçbirisi çarpık çurpuk aynı dönemde hazırlanmamış. Kimi çarpış döneminde, kimi Halas Mücadelesi yıllarında biri üstelik savaşın bitiminden bilahare yeniden saksı ve düz yazı sürecinin zorlukları içerisinde. O yüzden Türkiye’de herkesin ve seçme kesimin kendini bağımsız hissettiği ve ulama verdiği demokratik ayrımsız ortamda ve kolay bire bir dönemde kullanılmamış tıpkı esas yapmaya ihtiyacı var. Bizim yalınç dönemde esas ika irademizi ortaya koymamız ve bu iradeyi hayata geçirmemiz bizim gücümüze çok şişman tehlikeli katacaktır. 1982 anayasası yürürlüğe girdiği tarihten bugüne büyüklüğünde sunu haddinden fazla değişikliğe uğrayan esas unvanı durumdadır. Zira bugüne kadar 19 başkalık paketi gelmiş. 44 anayasa maddesi yürürlükten bertaraf. Mülga edilmiş. 179 Y maddede ayrım yapılmış ve anayasamızın toplam 223 noktasına dokunulmuştur. Bu akıbet derece koca değişikliklerin sonucunda temel çevirici birliği, tutarlılık bozulmuştur. Anayasadaki maddelerin isimlerine baktığınızda orada birlikte farklılıklar var. Bizim anayasamızda bap var. Değişik bap var. Arızi bap var. Munzam arızi madde var. Kâffesi madde. Fıkralara baktığınızda değişik omur var. Ekleme fıkra var. Değişik serencam kanun maddesi var. Fıkrada tebeddülat var. Cümlelere baktığınızda ilişik birlik var. Efendim ayrı ayrı birinci tamlık var. Değişik ikinci kül var. Değişik son kül var. Munzam hükümranlık var, tekrarlanmış ayrım var. Anayasanın içindeki maddelerin, fıkraların, hükümlerin, cümlelerin dahi isimlerinin birbirinden haddinden fazla ayrımlı olduğu ve isimlerin adeta yarışa girdiği ayrımsız yerde tabii kim miftah birliğini ve insicamı bu anayasanın esirgeme ettiğini söylemek benzer değildir. O yüzden komütatör birliği olan, insicamı olan, iç bütünlüğü yerinde olan eskimemiş aynı temel Türkiye’nin acil ihtiyacıdır.”

“MİLLETE GÜVENMEYEN BİR TEMEL”

İktidar çoğunluğu hangi partideyse, gruptaysa, onların görüşleri meclisten esbak, referanduma gidip halktan izin aldığında de kanunuesasi değişikliği ergin ve anayasa hükmü olarak yürürlüğe girdiğini vurgulayan Bozdağ, “Bu şu demektir; 223 noktadaki engelleme, 19 paket, 44 mülga, 179 uymazlık ayrı ayrı politik görüşleri dönemin etkilerini, dönemin felsefelerini anlayışlarını anayasaya yansıtmış demektir. Bu birlikte anayasanın ruhu ve sözünü bozan ve esas içerisinde hikmet, düşünüm, görüş ve ruhların plüralist rekabetini ortaya koyan tıpkısı tek müspet da sıfır benzeri akıbet ortaya koymuştur. Adeta ayrı ayrı efkâr, ayrı ayrı felsefeler, değişik ruhlar bizim anayasamızda rekabet halindedir. Birbiri içerisinde bu kadar bütünlüksüz ayrımsız yapıyla Türkiye’nin yoluna yürümesi elbette Türkiye üzere aldatıcı bire bir okkalı değildir. Mavera yandan, 1982 anayasası esasında emniyetsizlik üstüne müesses bire bir anayasadır. Kimseye güvenmeyen benzeri anayasadır. Korkularının, gerçekleşmemesi, endişelerinin oluşmaması için sonsuz müteyakkız halinde olan hükümleri içermektedir. Anayasaların korkular, endişeler üstüne değil, atılganlık üstüne yapı edilmesi, içtimai sözleşmeye destek veren ve tamam diyen herkesin güvenini kazanması anayasanın gücü olduğu kabilinden milletin ve devletin de gücüdür. Hem yasamaya güvenmiyor bu esas. Hem yürütmeye güvenmiyor hem yargıya güvenmiyor. Daha bile kötüsü millete güvenmeyen ayrımsız kanunuesasi” şeklinde konuştu.

“Anayasanın önceki değişen hükümleri üzerinden anbean yapıyorum. Bizim sistemimizde 2007 yılına gelene büyüklüğünde iki intihap var. Birisi mahalli idareler seçimi, şehremaneti kocabaşı, ayrımsız gayr ise mebus seçimidir. Türkiye’dahi 2007’ye kadar reisicumhur seçimi birlikte yoktur. Yürütme organı seçimi de yoktur. Hani diyoruz ya tığ hükümet seçiyoruz. Esasında 1982 anayasası hükümeti güzel görevini Türk milletine vermemiş, henüz akla yatkın aynı ifadeyle Türk milletini buna layık görmemiş, güvenmemiştir” diye sözlerini sürdüren Bakan Bozdağ, “Elden milletvekili berceste yetkisi esas yoluyla ermiş milletimize verilmiştir ve anayasanın, anayasanın ilgilendiren maddesine bakarak diyor ki 109’uncu bap, demin yürürlükte değil, başvekil, cumhurbaşkanınca Türkiye Nazik Budun Meclisi üyelerinden atanır. Başbakan seçmiyoruz, cumhur reisi atıyor. Kanunuesasi hükmü. Atamayla kadın başvekil, bakanlar, milletvekilleri evet dahi saylav seçilme yeterliliğine cemaat olanlar arasından başbakanca seçilir. Cumhurbaşkanınca atanır. Görevden uyarlanmak istendiği devir başbakanın önerisi cumhurbaşkanının onayıyla görevden alınır. Özen buyurun. Aynı analiz edelim. Ne diyor kanunuesasi? Türk halkı başbakan seçemez. Zira icra iskele babası kanadı reisicumhur mesul kanadı Bakanlar Kurulu’ndan oluşuyor. Cumhurbaşkanını yasama kurulu seçiyor. Halkın hakkıhıyar yok. Yürütmeye gelince parlamentonun seçtiği cumhur reisi halkın seçtiği vekillerden birini atıyor. Dilediğini atayabilir. Düpedüz merhum Süleyman Demirel 1997’bile parlamento çoğunluğu sıfır aynı milletvekilini, başbakan yerine atamış amma yiğitlik oyu alamadığı için hükümeti kuramamış. Deminden bu demokratik deniyor. Parlamenter hep deniyor. Ben demincek sorarım neresinde demokratlık bunun. Yani başbakanı seçemeyen tıpkı umum. Yürütmeyi seçemeyen tıpkısı ahali. Başvekil atandınız, bakanını seçemeyen bir başvekil. İstemediği, işlemek istemediği ya bile uyuşamadığı bire bir bakanı görevden kabul etmek istediği zaman görevden ahiz hakkı sıfır bu adalet cumhurbaşkanının onayına tabi olan benzeri başbakan. Asıl reisicumhur güçlülüğü burada. Tek hukuki sorumluluğu bulunmayan. Vatana çıyanlık dışında cezai sorumluluğu üstelik olmayan cumhur reisi, başbakanı belirliyor. Bakanları belirliyor. Üçgen kararnameyle atanan valiler ve müsteşarlar o periyot dahil eğin düzey birçok hoşgörülü cumhurbaşkanının imzası olmadan ayrımsız tanesi da atanamaz. Bu ne demektir? Ben cumhurbaşkanına güveniyorum. Öyle bire bir akort kuruyorum ki 82 anayasası cumhurbaşkanına göre yukarıdan hor dizayn edilmiş bire bir düzen. Ola kim seçimlerde millet bizim endişelerimizi korkularımıza göre tıpkısı tercihte bulunur istemediğimiz partiler alçak kazanırsa hükümeti Ankara’dahi cumhur reisi nasıp edebilsin. Hiç olmazsa başbakanı seçsin. Kimin nazır olup olmayacağına kimin müsteşarı olup olmayacağına değişmeyen versin. Ankara’da milletin iradesine cumhur reisi tarafından bire bir vasilik düzeni içerisinde katılım kurulsun. Deminden bu millete güvenmeyen ayrımsız anlayışın bizim anayasamızda şüphesiz kırıcı bulduğunu, elbette bire bir noktaya geldiğini çok açık bire bir şekilde göstermektedir” ifadelerini kullandı.

2007’üstelik anayasayı değiştirerek cumhurbaşkanı latif hakkını ilk defa Türk halkına verdiklerini anlatan Bozdağ, “Türk halkı 2014’ün Ağustos’unda tanıdık Türk tarihinde heybet başkanı sıfatıyla ilk kez cumhurbaşkanını direkt seçilmiş hakkını kullanmıştır. Evvelce cumhurbaşkanları, atalarımızın ayrı ayrı dönemlerde verdiği isimlerle ‘kağan’dır. Efendim sultandır, padişahtır. Değişik değişik isimlerle soya çekim tarafından anlama ederdi. Cumhuriyetin ilanından bilahare parlamento seçerdi. Amma bu sefer Türk halkı kendi başkanını direkt seçilmiş hakkını 2014’te kullanmış. Türk halkının aracısız seçtiği önceki reisicumhur üstelik Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmuştur. Icra organının cumhurbaşkanı yoluyla seçilmesine imkan veren anayasa değişikliğini ise tığ 2017’birlikte yaptık. 2017’den bugüne yapılan değişiklikle ilk seçme 24 Haziran 2018’dahi yapıldı. Dolayısıyla Türk halkı bilinen Türk tarihinde ilk kez yürütme organı olan devletin başı cumhurbaşkanı 24 Haziran 2018’te seçilmiştir. Türkiye’da ayrı ayrı tartışmalar yapılıyor. Onun amacıyla de tefhim etmek isterim. 2018’üstelik seçilen reisicumhur 2018’den ilk latif ahali tarafından reisicumhur yürütmenin problemsiz kanadı temsili cumhur reisi değil esasında türel ve cezai sorumluluğu eksiksiz olan aracısız yürütme yetki ve göreviyle donatılmış yürütme organı olan cumhurbaşkanıdır. O yüzden Cumhurbaşkanımızın devletin başkanı yürütme organı sıfatıyla seçildiği önce Cumhurbaşkanlığı seçimi 24 Haziran 2018’dir. 2023 yılında yapılacak intihap devletin başkanı icra organı cumhurbaşkanının ikinci seçimidir. Cumhurbaşkanımızın 2023’teki adaylığı devletin başkanı yürütme organı cumhur reisi sıfatıyla ikinci adaylıdır. Saylav sistemde halkın hemen seçmesi, fariza süresinin iki yıl iki dönme olması kaydı var diyerek hükümet sistemi değişikliğiyle icra organına dönüştürülen ve icra organı adalet ve yetkilerini kullanarak güçlendirilen cumhurbaşkanının bu intihap hakkı yeniden intihap hakkından mahsup edilemez. Hukuk mahsup edilemez ve geriye çevrik kullanıldı diyerek evvelden beğenilen tıpkısı hak, gelecekte doğan yıpranmamış kullanılmamış haklardan mahsup edilemez. Bu anayasamızın de ve esas mahkememizin bu konuda verdiği heterojen kararlarının de haddinden fazla açık benzeri mugayir tıpkısı durumdur. O nedenle dahi Cumhurbaşkanımızın adaylığı üzerindeki tartışmalar yemeden içmeden yoruma dair tartışmalardır. Kaldı kim 2017’birlikte yapılan kanunuesasi değişikliğinin meriyet tarihini düzenleyen ilgili maddeye baktığınızda eğreti maddeye baktığınızda hükümet sistemini muhavvil kısımların meriyet tarihinin çokça kemiksiz tıpkısı şekilde anlatım ediyor. 550 olan ve sayısını 600’e çıkaran Türkiye Şişman Budun Meclisi seçimiyle cumhurbaşkanlığı seçimini birlikte eden icra organı cumhurbaşkanlığının seçimini düzenleyen 101 ve 702’nci maddelerin ilk seçme tarihinin ilan edildiği takvimden itibaren yürürlüğe girdiğini esas vazıh yazmaktadır. Dolayısıyla bu ilk seçme 2023 yapılacak seçimle ikinci seçimdir ve Cumhurbaşkanımızın adaylığı konusunda gelişigüzel anayasal ve yasalı sav yoktur. İkinci nöbet aday olması anayasamızın tanıdığı ayrımsız haktır” dedi.

“DEĞİŞTİREREK DEĞİL, YEPYENİ BİR ESAS İHTİYACI VARDIR”

Anayasanın değiştirilerek özgürlükçü arkaç gelemeyeceğini söyleyen Hak Bakanı Bozdağ, “Değiştire değiştire biz bu anayasayı ideolojik vasfını bulunmayan edemeyiz. Değiştire değiştire biz bu anayasayı adam haklarına hürmetkâr, âdem haklarına müstenit benzeri temel haline getiremeyiz. Değiştire değiştire tığ bu anayasayı anayasadaki darbe ruhunu ve darbeci vasfını namevcut edemeyiz. Bu nedenle Türkiye’nin bundan sonra değiştirmekten, yön, fıkra değiştirmesinden vazgeçip, alışılmadık benzeri esas yapmaya ihtiyacı vardır. Zira daha çok 1982 anayasası Türkiye’yi yaşayamıyor. Bu temel özellikle hükümet sistemi değişikliğinden sonra konusunda nesir edildiği arz kebir temellerden birini de kaybetmiştir. Yeni hükümet sistemi çerçevesinde da anayasanın yeniden ele alınmasında fayda vardır. Eskimemiş anayasa Türkiye’yi taşıyamıyor. Bizim anayasa amacıyla kırk yamalı, bohça ifadesini kullanıyorlar amma benim tabirim bizim bu yamasının kırktan elan fazla olduğu bizim anayasamız 223 metres taşıyan bir bohçadır. 223 yamalı ayrımsız elbiseyle siz sokağa çıkabilir misiniz? Arsıulusal bir toplantıya gidebilir misiniz? Sizin saygınlığınızı bu yamalar, bu yamalı bohçaya bürünmüş kıyafetler hangi kadar olumlu evet da pahal etkiler. Tabiatıyla bunun takdiri sizlere ilişik onun üzere Türkiye’nin artık 223 yamalı bohçaya dönmüş, Türkiye’yi taşımaz kuzuluk gelmiş, bu yıpranmamış anayasadan kurtulma vakti geldi dahi geçmektedir. Maatteessüf parlamentoda üstelik halkta bile kullanılmamış temel talebine karşın belirgi alınamamıştır. Türkiye’bile 1982 anayasasının hesabına alışılmadık sivil, sivil, demokratik, özgürlükçü benzeri esas yapılamayışının sorumluluğu on paralık pekâlâ Türk halkında değildir. Burada mesul olan siyaset kurumudur. Zira Türk halkı bakir anayasa ihtiyacını siyasete ve ilgililere yüksek sesle seçme defasında iletmiş yöntem kurumu birlikte Türk milletine kullanılmamış esas talebini hayata getireceğini hem intihap beyannameleriyle hem de parti programlarıyla taahhüt etmiştir. O yüzden hiç kimse yıpranmamış anayasayı Türkiye’nin yapamamasının sorumluluğunu Türk halkına yükleyemez. Bunun sorumluluğu maatteessüf yöntem kurumundadır. Siyasetçilerdedir. Bundan Sonra Türkiye’nin siyasetçileri ve siyasa kurumu eskimemiş anayasa ihtiyacını daha dahi fazla geciktirmemelidir. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına giriyoruz. Yakında 29 Ekim’i gelişigüzel haysiyet ve şerefle kutlayacağız. İkinci yüzyılı Türkiye yüzyılı olması ve Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bir numara yüzyıla 24 anayasasıyla başladığı kabilinden eskimemiş sivil ve demokratik bir anayasayla başlaması ülkemizi gelişigüzel alanda elan hareketli kılacaktır. Türkiye yüzyılı bakir anayasa üzerine nesir edilirse Türkiye henüz dallı güllü olacaktır. İnanıyorum kim kullanılmamış dönemde oluşacak parlamentolar milletin bu talebine daha çok kulak tıkayamayacaklardır. aksi hâlde kavim uzlaşmaz tutum içeren ve bu formalist dolayısıyla birbirine alın girişim atmaktan çekinen siyasi partilere ve onların temsilcilerine al kart gösterebilir. Imtizaç Etmek herkesin dediğinin olmasıyla gayrimümkün. Imtizaç Etmek tümce bir aşama ati, evet üstelik aynı kadem izansız girişim atması icap kadir. Eş noktalarda buluşmayı gerektirir. Ama olsun, sen benim dediğime gel, öbürü benim dediğim olsun, sen buraya gel denirse bu uzlaşma zeminini tığ bulamayız. Al çizgilerle veya bile şu olmazsa ben varım, şu olursa ego yokum anlayışıyla bir harmoni masası üstelik kurulamaz. Eğer henüz işin başında biz varlar yoklar üzerine konuşarak işe başlayacaksak o masanın adı uyum masası kabil mi? Hepsini tıpkısı masada birlikte değerlendireceğiz. Milletimiz ve devletimiz üzere bildirme doğru olanda alay malay uzlaşacağız. Ama siyasi bagajlarla, ideolojik yaklaşımlarla, böylesi aynı uzlaşmanın yapılmasının çarpık çurpuk olmadığı üstelik gözden ırak tutulmamalıdır. Fakat Türkiye’nin buna ihtiyacı olduğu birlikte tartışmasızdır. Akıbet yerine diyorum kim, yeni temel Türkiye’nin ihtiyacı duyduğu en şişman değiş kalkınma projesidir. Eskimemiş esas projesini hayata geçirmeden bizim şişman Türkiye’yi düz yazı etmemiz süssüz görgüsüz tür gözükmemektedir. Yeni esas büyük Türkiye’nin dahi aktif Türkiye’nin da küşat kapısıdır. Türkiye eninde sonunda bakir esas hayata geçirecektir. Deminden de söyledim, üzüntümüz Türkiye’nin bu hayata geçirme sürecinde gecikmesindedir. Umarım 2023’te oluşacak bakir parlamento bakir anayasa ihtiyacını elan aşkın ötelemez, milletin sesine kulak verir. Ayrımsız neva anlayışı içerisinde bakir anayasayı hazırlayıp milletimizin onayına arz başarısını gösterir. Bu başarıya imza atacakları şimdiden kutluyorum” diye konuştu.

Bursa Uludağ Üniversitesi Rektörü A. Saim Öncül, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’a bir tabela dürü etti. Ardından Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Ivedili Polikliniği açılışı gerçekleştirildi.

(Samet Akıllıcasına – Abdullah Çibir – İHA)

Share: